Akbaş, yaptığı açıklamada, geçen yıl Türkiye'nin 383 bin ton Antep fıstığı üretimi olduğunu belirterek, bunun yaklaşık yarısına denk gelen 179 bin tonunu Şanlıurfa'nın karşıladığını anlattı. Şanlıurfa'daki fıstık ağaçlarının zirai dondan etkilenmediğini ancak kışın kuraklık ve özellikle son günlerde afet boyutundaki dolu yağışının ürünü vurduğunu dile getiren Akbaş, şöyle konuştu:
"3 gün önce dolu yağdı. Hasar tespit çalışmaları sürerken, 5 Mayıs'ta bir kez daha dolu yağışı etkili oldu. Ciddi oranda zarar verdi ürüne. Geçen yıl Antep fıstığında var yılıydı. Bu yıl yok yılı ve 70 bin ton civarında rekolte bekliyorduk. Kışın kuraklık ve şimdi de dolu etkili olunca rekolte beklentimizi 40 bin tona çektik. Geçen yılın dörtte birinden daha az bir üretim olacak."
Kuraklık yüzünden bu yıl "karagöz" oluşumunun da yeterli seviyede olmadığına dikkat çeken Akbaş, "Bu da diğer üzücü tarafı. Gelecek yılın ürünüdür aslında karagöz. Bu yüzden karagöz oluşumunun azlığı gelecek yıl da üretimin düşük olacağını işaret ediyor" dedi.
Akbaş, fıstıkta iki hasat dönemi olduğunu anlatarak, "Temmuz ayında baklavalık denilen yeşil ürün hasa edilir. Eylülde de çerezlik olarak bilinen kırmızı kabuklular toplanır. Bu yıl hem baklavalık hem çerezlik fıstık çok az olacak" ifadesini kullandı.
Akbaş, yok yıllarını çiftçilerin daha az hasarla atlatması için daha verimli tarım tekniklerine yönelik çalışmalar yürüttüklerini belirterek, damla sulamanın bu konuda büyük önem taşıdığını söyledi.
Ürünlerdeki dolu zararını Şanlıurfa Valisi Hasan Şıldak'a aktardıklarını ifade eden Akbaş, "Ekipleri sahaya sürdü. Sahada hasar tespit çalışmaları sürüyor. Devletimiz, çiftçimizi yalnız bırakmayacaktır. Bu yıl ve 2026 gerçekten üretici adına çok zor geçecek" diye konuştu.
Alan bazlı destek beklediklerini vurgulayan Akbaş, "Fındık üreticisi nasıl destekleniyorsa fıstık çiftçisi de desteklenmeli. Taban fiyat uygulanmasını da istiyoruz. Çiftçi desteklenmezse tarımdan uzaklaşır, bunu biz de istemiyoruz" dedi.